Sağlık Krizlerinde Yayılan Yanlış Bilgiler: COVID-19 Deneyimi

Content Detail Hero Image
Play

COVID-19 salgını, yalnızca küresel bir sağlık krizine değil, aynı zamanda tarihin en büyük “infodemisi”ne (bilgi salgını) yol açtı. Dünya genelinde milyarlarca insanın bilgiye erişme ihtiyacı, sosyal medyada kontrolsüzce yayılan yanlış bilgilerin etkisini katladı. Bu süreçte doğrulama platformları, sağlık otoriteleri ve medya kuruluşları büyük bir mücadele verdi. Bu yazıda, COVID-19 deneyimi üzerinden sağlık krizlerinde yanlış bilginin doğasını, etkilerini ve mücadele yöntemlerini inceliyoruz.

1. Virüsün Kaynağına Dair Komplo Teorileri

Salgının ilk aylarında yayılan komplo içerikleri, krizin bilimsel yönünü gölgede bıraktı:

  • “Virüs laboratuvarda üretildi”
  • “Bill Gates aşı ile insanlara çip yerleştirecek”
  • “COVID sadece yaşlıları öldürmek için planlandı”
  • “Çin 5G ağlarıyla virüs yaydı”

📌 WHO, bu tür içeriklerin kontrolü için “infodemiyle mücadele birimi” kurdu.
💬 Poynter Institute:

“Kaynağı belirsiz ama hızlı yayılan bilgiler, kriz döneminde viral olur.”

2. Aşı Karşıtı İçerikler: Bilimin Yerine Yorumlar

Aşı süreci başladığında sosyal medya adeta ikiye bölündü. Aşı karşıtı içerikler genellikle şu temalarda yoğunlaştı:

  • “mRNA aşıları DNA’yı değiştiriyor”
  • “Aşı olanlar 2 yıl içinde ölecek”
  • “Hamileler aşı olursa çocuk düşürür”
  • “Aşıdan sonra manyetik olunuyor” (🧲!)

Bu içeriklerin büyük kısmı, ya bilimsel veriden yoksundu ya da çarpıtılmış gerçeklere dayanıyordu.
📌 Dogrula.org ve Teyit.org, Türkiye’de bu dönemde 100’den fazla aşı bağlantılı yanlış içeriği doğruladı.

3. Sahte Tedaviler ve Alternatif “Çözümler”

Panik, insanları çare aramaya itti. Ancak bu durum, sahte ilaçlar ve “doğal yöntemler” üzerinden istismar edildi:

  • “Sarımsak yerseniz virüs bulaşmaz”
  • “Sirke ve karbonatla gargara yapın, COVID geçer”
  • “Zerdeçal virüsü öldürür”
  • “İnternetten satılan ‘koruyucu damlalar’”

📌 FDA, sosyal medyada yayılan 70’ten fazla sahte ürünün satışını durdurdu.
💬 Johns Hopkins Medicine:

“Bilimsel olmayan yöntemler zaman kaybettirir, hayati risk yaratır.”

4. Kurumsal Güvenin Aşınması

Salgın süresince kamu kurumları hakkında da çok sayıda yanlış bilgi yayıldı:

  • “Sağlık Bakanlığı vaka sayılarını gizliyor”
  • “Hastaneye gitmeyin, sizi zorla yatırıyorlar”
  • “PCR testi zaten sahte, boş yere yapılıyor”

Bu içerikler, kamusal sağlık sistemine olan güveni zedeleyerek insanların tedaviye başvurmasını engelledi.

📌 Reuters Institute, pandemide yayılan en etkili 100 yanlış içeriği analiz etti; %60’ının hedefinde sağlık kurumları vardı.

5. Ne Öğrendik?

Bireysel düzeyde:
  • Her sağlık bilgisi için kaynağı kontrol et (örneğin Sağlık Bakanlığı, WHO, CDC)
  • Sosyal medyada “tek bir paylaşım” üzerinden karar verme
  • WhatsApp mesajları ve zincir e-postalara dikkatli yaklaş
Kurumsal düzeyde:
  • Kriz dönemlerinde hızlı, açık ve sade iletişim politikası benimsenmeli
  • Resmî kurumlar dijital platformlara özel bilgi yayma stratejileri geliştirmeli
  • Bilgi kontrolü yapan sivil platformlarla işbirliği içinde olunmalı

📚 Kaynaklar:

  • World Health Organization – Infodemic Management Framework
  • Reuters Institute – Top 100 COVID Misinfo Examples
  • Poynter Institute – COVID Fact-Checking Guide
  • Teyit.org – COVID Doğrulama Arşivi
  • Dogrula.org – Salgın Bilgi Kontrol Raporu
  • Johns Hopkins – Health Misinformation Report (2021)
KEŞFET

Benzer İçerikler